Her iki Üniversite Türk-Alman İliskileri alanında çalışma yapan akademisyenlere Almanya IKG Enstitüsü koordinatörlüğünde 600 yıllık Würzburg Julius Maximilians Üniversitesinde bilimsel sunum yapma imkanı sağladı.
Almanya IKG Enstitüsü Başkanı Dr. Latif Çelik, “Birinci Dünya Savaşı’nın sona erişinin 100. yılında “Türk-Alman ilişkilerini çok çeşitli alanlarda bilisel platforma taşımayı amaçlayan 3. Uluslararası Türk-Alman Sempozyumu tarihi dokusu ile tanınan Würzburg şehrindeki 600 yıllık geçmişi olan Julius Maximilians Ünivesitesi’nde Türk ve Alman akedemisyenler birlikte masayaya yatırmaktan büyük mutluluk ve onur duyduk“ dedi.
İkili ilişkileri ve ortak geçmişi bilimsel platforma taşımak için Almanya’nın Würzburg şehrinde biraraya gelen akademisyenler sempozyuma yoğun ilgi gösterdi. Tarihi dokusu ile öne çıkan saraylar ve şatolar şehri Würzburg’da yapılan sempozyum Birinci Dünya Savaşı’nın bitişi anısına ortak tarihin çok boyutlu iliskilerine dikkat çekerek son yüz yıldaki Türk-Alman ilişkilerini bilimsel anlamda ortaya koymayı amaçlıyor.
Konya Selçuk Üniversitesi, Antalya Akdeniz Üniversitesi, Würzburg Julius Maximilians Üniversitesi ve Almanya IKG Enstitüsü tarafından düzenlenen sempozyum bilim insanlarının çalışmalarını ortaya koymalarına fırsat sunarak, benzer alanlardaki değişik calışmaları akademik platforma taşımayı amaçlıyor. Her iki milletin savaşın akabindeki mağlubiyet sonrasında ulus devletler döneminde yogunlaşan ilişkilerinin Avrupa barışı ve dünya dengeleri açısından büyük önem taşıdığına dikkat çeken onur kurulu üyeleri Selçuk ve Akdeniz Üniversiteleri rektörleri ilginç açıklamalarda bulundular.
“TÜRK ALMAN İLİŞKİLERİ BİLİM İNSNALARI ARASINDA DAHA DA GÜÇLÜDÜR”
Almanya IKG Enstitüsü Başkanı Dr. Latif Çelik, Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Şahin ve Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Ünal yaptıkları ortak açıklamada, “Türk-Alman illişkileri her yönü ile özel, geniş ve kendileri dışındaki dönem ve oluşumları da etkileyecek bir güce sahiptir. Kökü asırlara dayanan ikili ilişkilerinin bilim dünyasının değişik alanlarında ortak iz ve etkilerini de görmemiz mümkündür. Almanya ile Türkiye arasında var olan ilişkiler bilim insanları arasında daha da güçlüdür. Bunların ortaya çıkarılarak gelecek kuşaklara doğru ve kaynaklı olarak aktarılması üniversitelerimizin aslı görevidir. Selçuk ve Akdeniz Üniversitesi olarak çok çeşitli sahalardaki bilim insanlarımızın sempozyuma bildiriler ile katkı sağlamalarından dolayı teşekkür ediyoruz“ dediler.
“BİLİMDE YOLUNDA EN UZUN GEÇMİŞİ ALMANLARLA YÜRÜDÜK”
Alman Üniversitesi Würzburg ile bilimsel ektinlik yapmanın önemini birlikte vurgulayan rektörler Prof. Dr. Şahin, Prof. Dr. Ünal ve IKG Enstüsü Baskanı Dr. Latif Çelik, “Maximilians Üniversitesi 1402 yılında kurulmuş Almanca dil havzasının çok önemli bir bilim merkezidir. Bu üniversitenin akademisyenleri 14 Nobel ödülü almıştır. Ayrıca sempozyuma ciddi anlamda katkı vererek koordineyi saglayan Almanya IKG Enstitüsü ile yaptığımız işbirliği özellikle genç akademisyenlerimiz için önemli bir fırsattır. Bilim insanlarının asli görevi kendi alanlarında öne çıkmaktır. Başarılı olmanın yolu, uluslararası platformlarda çalışmalarını sergilemektir. Türk-Alman ilişkileri elbette geniş sahalara yayılmıştır ama en önemlisi bilim insanlarının buluştuğu platformlardır. İki milletin bilim tarihine baktığımızda Anadoludaki binlerce kilometrelik demiryolunda mühendisliği, Haydarpaşa limanında mimariyi, cumhuriyet döneminde şekillenen Hirsch iktisad kanunlarını ve Ernst Reuter gibi Türk dostlarını görürüz. Bilim alanındaki en uzun geçmişin Almanlar ile yürüdüğümüzü ve batıdan Türkiye’ye giren teknolojinin tamamına yakının Almanlar üzerinden ülkemize ulasması da iki ülke akademisyenlerini birlikte çalışmaya zorlayan önemli bir gerçektir. Türk-Alman bilim tarihinde iz bırakmak isteyenlere Uluslararası 3. Türk-Alman Sempozyumu kanalı ile çalışmalarını gelecek nesillere ulaştırma imkanı veriyoruz.“ şeklinde konuştular.
Her iki rektörün özel bir önem verdikleri Uluslararası 3. Türk-Alman Sempozyumu için kendi üniversitelerinde rektör yardımcıları ve dekanlar düzeyinde özel bir ekip oluşturdukları belirtildi.
Sempozyum koordinasyonunu yapan Almanya IKG Enstitüsü Başkanı Dr. Latif Çelik ise yaptığı özel açıklamada“İki ülke akademisyenleri arasındaki işbirliğinin giderek artması Türkiye ve Almanya arasındaki aydınlık geleceği işaret etmektedir. Türk-Alman Bilimsel işbirliği arttıkça bunun her sahada olumlu gelişmeleri de beraberinde getireceğine inanıyoruz. Her 3 yılda bir Türkiye ve Almanya’da düzenlediğimiz sempozyumlar ile iki ülkenin bilim insanlarını biraraya getiren bilimsel platformları hayata geçiriyoruz“ şeklinde konuştu.
DIŞ POLİTİKA UZMANI MEHMET ŞAHİN AVRUPA’DAKİ TÜRK STK’LARIN PERFORMANSI DÜŞÜK“
Öte yandan sempozyuma Türkiye’den katılan Türkiye Dış politika uzmanı Prof. Mehmet Şahin ise gazetemize yaptığı özel açıklamada “Avrupa’daki Türk sivil toplum kuruluşlarının (stk) organizesiz çalıştığını, performanslarının düşük olduğunu görüyorum.
Faaliyetlerini daha kurumsal bir şekilde yürütmeleri daha etkili olacaktır. STK’ların sayısının çokluğu değil aldıkları sonuç önemli. Dünyada ve Avrupa’da Türkiye lobisi için STK’ların yetersizliği ortada. Bu kurumlarımız daha güçlü ve daha verimli yapılar olmalı. Öte yandan Türk ve Alman tarafının ise siyasi dile daha dikkatli yaklaşması gerekiyor. Son dönemde ilişkilerimizde iyileşme yaşandı ve işbirliğinin önemine vurgu yapılıyor. Ancak sertleşme yaşandığı dönemd eözellikle Almanya’da yaşayan Türklerin gönlü kırıldı. Alman tarafının hızla Almanyalı Türk’ün alması gerekiyor. Diğer taraftan Kaşıkçı cinayetiyle Türkiye zor duurmda bırakılmak istendi. Türkiye bu süreci iyi yönetti ve aydınlatılmasında her türlü işbirliğine de açık olduğunu sık sık dile getirdi. Suriye konusuna gelice, ülkeye yeniden istikrar gelmesi en az 15 yılı bulur. Suriye ile ilişkiler yürüttüğünüzde ise karşınızda devlet yok, gruplar var. Türkiye‘nin birinci Suriye2de önceliği orada terör devletinin kurulmaması“ dedi.
Würzburg – Gazette Aktuell